21 Mayıs 2009 Perşembe
zaman:
05:43
|
MEDYATİK’TE BU HAFTA YİNE OLAY VARDI…
Her bölümü olay yaratan, hakkında yüzlerce teori üretilen, kurgusuyla, senaryosuyla, oyuncularıyla gündemden düşmeyen dizi, Kurtlar Vadisi Pusu’nun “Dişi Kurtları”, 20 Mayıs Çarşamba MEDYATİK’teydi…
Melek yüzlü güzel Hatice Şendil, Türk tiyatrosunun usta oyuncularından Serpil Tamur, Vadi’nin “İnci’’si” Sema Şimşek Hakkı ve mankenlikten sonra oyunculukta da kendini kanıtlayan Didem Taslan canlı yayın MEDYATİK’te Yüksel Aytuğ’un sorularını yanıtladı…
HATİCE ŞENDİL: POLAT’LA EVLİ OLMAK ÇOK ZOR
Yüksel Aytuğ’un “Evlilik nasıl gidiyor?” sorusuna güzel oyuncu, “ Çok zor, Polat’la evli olmak inanılmaz zor. Ama zaten Ebru, başta bunu bilerek evlendi. Polat’ın dik duruşunu, hayata bakış açısını, ideolojisini bilerek evlendi. Dolayısıyla Ebru’nun evlendikten sonra Polat’ı tanıma süreci başlıyor. Tabii aşktan sebep teslimiyetçi bir tavrı var. Durumu olduğu gibi kabullendiği için tavrı bu şekilde” diye yanıt verdi.
HATİCE ŞENDİL: EBRU’YU ÖNE ÇIKARAN ELİF’E OLAN SAYGISIDIR
“Dizi fanatikleri dizinin forum sitelerinde bunu Elif'in ölümsüz aşkına karşı bir 'ihanet' olarak görüp, tepki vermişlerdi. Sürüyor mu aynı eleştiriler? Yoksa yengeliğiniz tescillendi mi?” sorusuna güzel oyuncu, “Sosyal hayatımda böyle bir eleştiriye maruz kalmadım ama günceli takip ettiğim için biliyorum. Vadi fanatikleri Elif’i, Polat’ın mabedi olarak görüyorlar her şeyden önce. Ebru'yu öne çıkaran da Elif’e olan saygısıdır. Elif’i kabullenip, Polat'ın acısına, sevgisine saygı duymasıdır. Kıskançlıkla, kadınca bir tavırla yaklaşmadı. Polat’ın mabedine inanılmaz bir saygıyla yaklaştı hep. Bunun da Vadi fanatiklerini etkilediğine inanıyorum.”
HATİCE ŞENDİL: GÜZELLİK YARIŞMASINA HASBELKADER KATILDIM
Yüksel Aytuğ’un “2001 yılında Miss Turkey üçüncüsü ve Miss Europe üçüncüsü oldunuz. Tescilli güzel olmak, bir oyuncu için avantaj mıdır, dezavantaj mıdır?” sorusuna güzel oyuncu, “Aslında yarışmaya katıldığım süreçte sonrasını hiç düşünmedim. Bir anlıktı. Buna karar verme süreciniz uzun olmuyor. Hasbelkader oldu benim için. Seçildim, sonrasında patentli bir yarışma olduğu için yurtdışına gittim, orada da derece aldım. Bir de o yıllarda yarışmaya katılmakla şu anda katılmak arasında fark olduğunu düşünüyorum. O yıllarda yarışmaya katılanların birçoğu takdir edilen insanlar oldular. Bu organizasyonlarla mı yoksa kişinin verdiği kararlarla mı ilgili bilmiyorum” diye yanıt verdi.
HATİCE ŞENDİL, KURTLAR VADİSİ IRAK FİLMİNDEKİ "LEYLA" ROLÜNÜ BERGÜZAR KOREL'E KAPTIRMIŞ
“Yeni Hayat, Eylül, İki Yabancı, Fesüpanallah ve Yaban Gülü gibi dizilerde rol aldınız. İki Yabancı'da uzun süre peçeyle görünüp; sadece gözlerinizle oynadınız. Bir oyuncu için farklı bir tecrübe olsa gerek, ne düşünüyorsunuz? sorusuna yetenekli oyuncu, “Evet inanılmaz bir tecrübeydi, 13 bölüm gözlerimle oynadım. Çok masalsı bir hikayesi vardı o dizinin. Beni heyecanlandıran ve yüreklendiren bir işti” diye yanıt verdi. Yüksel Aytuğ’un, “Pana Film’le çalışmanız Fesüphanallah dizisi sayesinde mi oldu? sorusu üzerine ise, “Aslında Pana Film’le tanışmam Kurtlar Vadisi Irak filmiyle oldu. Filmin oyuncu seçimleri için defalarca kez görüştük ama kısmet değilmiş, olmadı.” diye yanıt verdi. Yüksel Aytuğ'un, "Yani, Kurtlar Vadisi: Irak'ta Bergüzar Korel'in oynadığı Arap kızı Leyla rolüne mi talip olmuştunuz?" sorusu üzerine "Evet o rol için seçmelere katılmıştım. Ama kısmet değilmiş" dedi.
HATİCE ŞENDİL: AĞZI SÜT KOKAN BİR OYUNCUYUM
Yüksel Aytuğ’un, “Dublajın zor olduğu söylenir, oynamaktan daha mı zordur seslendirmek?” sorusunu Şendil, “Benim için biraz zor. Her zaman kullandığım bir tabir vardır; ağzı süt kokan bir oyuncuyum ben. Ustalarımdan öğreneceğim çok şey var. Dublaj yapmak, yaptığınızı tekrar etmekten ibarettir. Sesini çok iyi kullanan oyuncular var. Benim sesimin pes olmasından ötürü bir hayli uğraşmam gerekiyor, zorlanabiliyorum” diye yanıtladı.
HATİCE ŞENDİL: DİZİDE EBRU ÖĞRETMEN OLDUĞUM SONRADAN AKLIMA GELDİ
Yüksel Aytuğ’un, “Polat Alemdar'ın eşi olmak, sokakta ayrıcalık getiriyor mu? Günlük hayatta nasıl tepkiler alıyorsunuz? sorusunu Şendil, “Bazen oluyor. Geçtiğimiz gün bir alışveriş mağazasında yanıma bir bey geldi, önünü ilikleyip 'Hoş geldiniz Hoca hanım, kayınvalideniz de bizden alışveriş ediyor, kendisi nerede?” dedi. O anda aklıma dizide Ebru Öğretmen olduğum geldi. Böyle esprili durumlarla karşılaşıyorum” diye yanıtladı.
SERPİL TAMUR: GENÇLER İYİ OLANI ÖRNEK ALSIN
"Kurtlar Vadisi'nin gençleri şiddete özendirdiği yolundaki eleştirileri nasıl karşılıyorsunuz? sorusuna, dizide Nazife Anne'yi canlandıran Serpil Tamur'dan gelen cevap netti. “Kesinlikle katılmıyorum. Bu dizilerin, filmlerin binlerce örneği var. O zaman her kötüyü örnek mi alacağız? İyi olanı örnek alsınlar. Kurtlar Vadisi'nden önce de bu tür diziler vardı” dedi.
SERPİL TAMUR: YIL BOYUNCA HER AKŞAM BİR OYUN İZLİYORUM
Yüksel Aytuğ’un “Çok değerli bir Devlet Tiyatrosu sanatçısı olduğunuzu, 50'ye yakın oyunda rol aldığınızı hatta 4 oyunu sahneye koyduğunuzu biliyoruz. Artık insanlar, dizilerde izledikleri oyuncuları tiyatro sahnesinde de görmek için tiyatroya gidiyorlar. Televizyon, tiyatrodan çaldığı itibarı iade mi ediyor?” sorusuna tecrübeli oyuncu, “Gerçekten öyle, ben aynı zamanda Afife Jale ödülleri seçici kurulundayım. Yıl boyunca her akşam bir oyun izliyorum. İstanbul’da oynanan tüm oyunları izliyorum. 47 yıl tiyatroya emek verdikten sonra bugünkü duruma tanık olmak beni çok mutlu ediyor. Bütün ömrümü tiyatroya adadım, bundan sonra da tiyatro ve televizyon devam edecek” diye yanıt verdi.
SERPİL TAMUR: POLAT’IN ANNESİ BİZİM DE ANNEMİZDİR
Yüksel Aytuğ’un “Polat’ın annesi olmak nasıl bir duygu? İnsanların size olan davranışı değişti mi? sorusuna Tamur, “Muhteşem bir duygu, tabii oldu. Sokakta elimi öpen, 'Anam!' deyip sarılan, 'Polat’ın annesi bizim de annemizdir' diyen o kadar çok kişi oldu ki… Bundan dolayı çok mutluyum. Şimdiye kadar farklı dizilerle 330’a yakın bölümde oynamışım. İlk kez bu kadar yoğun bir ilgiyle karşılaştım” diye yanıt verdi.
SERPİL TAMUR: İÇİM TİTREYEREK POLAT’A “OĞLUM” DİYORUM
“İki kız çocuğu yetiştirdiniz. Eğer bir oğlunuz olsaydı ve Polat Alemdar gibi her gün ölümle adeta kol kola geziyor olsaydı, onu bu yoldan çevirmek için gerçekte neler yapardınız?” sorusuna ünlü oyuncu, “Ne yapardım bilmiyorum ama elimden gelen gelmeyen her şeyi yapardım. Çok zor, evladının her an ölümle burun buruna geliyor olması bir anne için dayanması güç bir durum. Dizide de elimden geleni yapıyorum, Ebru öğretmenle evlendirdik ama pek etkili olamadık. Polat gerçekten oğlum gibi, içim titreyerek 'oğlum' diyorum" şeklinde yanıt verdi. Yüksel Aytuğ'nun "Peki Anneler Günü'nde sizi aradı mı, hediye aldı mı?" sorusunu ise "Biz Anneler Günü'nü sette hep birlikte kutladık" diyerek geçiştirdi ve dizideki oğluna toz kondurmadı.
SEMA ŞİMŞEK HAKKI: HER KADIN MUTLAKA ANNELİĞİ TATMALI
Hafta içi NTV'nin Haydi Gel Bizimle Ol programında gündeme gelen “Türkiye’de neden sperm bankası yok?” konulu tartışmaya Sema Şimşek Hakkı’nın yorumu şöyle oldu: “Her kadın dünyaya geldiğinde yumurta rezerviyle doğuyor ve her ay bu yumurtaları kaybediyor. Bir anlamda stokları tükeniyor. Eğer böyle bir durum varsa ve hayatında bir adam yoksa bence makul bir karar. Çünkü anne olmak istiyor, bundan daha doğal bir dürtü olamaz."
SEMA ŞİMŞEK HAKKI: EVLADIM İÇİN HER ŞEYİ YAPARIM
Yüksel Aytuğ’un “İnci, oğluna kavuşabilmek için İskender'e kendini sunmuştu. Binbir Gece dizisinde de benzer bir olay uzun süre tartışıldı. Nasıl bakıyorsunuz bu olaya?” sorusuna güzel oyuncu, “Anne olmadan önce daha farklı düşünürdüm ama anne olduktan sonra, bir kadının evladı için her şeyi yapacağını anladım. Çocuğumun kılına zarar gelmemesi için, onu kurtarabilmek için her şeyi yapabilirim." şeklinde yanıt verdi.
SEMA ŞİMŞEK HAKKI: HERKES SEÇTİĞİ VE İSTEDİĞİ HAYATI YAŞAR
“Burak Hakkı ile evlisiniz ve bu birliktelik magazin camiasında örnek olarak gösteriliyor. Oysa göz önünde olan insanların ilişkilerinin çok uzun soluklu olmadığı söylenir. Sizin mutluluk reçeteniz ne?” sorusunu güzel oyuncu; “Seçtiğimizi yaşamak. Yani bu camiada var olup, kendi kurallarımız ve düzenimiz içinde yaşıyoruz. Hep söylerim, herkes seçtiğini ve istediğini yaşar. Hem bu işi yapmak hem de kendi sınırlarımız içinde yaşamak istiyoruz ve böyle yaşıyoruz. Biz huzuru seven bir aileyiz” diye yanıtladı.
SEMA ŞİMŞEK HAKKI: HÜSEYİN KENAN’A SİNİR OLUYORUM
Yüksel Aytuğ’un “Burak Hakkı da yine büyük bir beğeni ile takip edilen Dudaktan Kalbe'de rol alıyor. Birbirinizi eleştiriyor musunuz?” sorusunu Sema Şimşek şöyle yanıtladı: “Eleştiriyoruz, çok ilginç bir şey oluyor aslında. Mesela bana 'Şu sahneye dikkat eder misin?' dediğinde ben onu Burak olarak izlerim. Ama normalde Hüseyin Kenan olarak izliyorum ve tüm seyirciler gibi ona sinir oluyorum. Oyunculuğunda eleştirdiğim ise şu: Bir mimiği var ve ondan kurtulamadı. Ona yakışmadığını düşünüyorum, kendi de bu mimiğin farkında ve nasıl yaptığına anlam veremiyor. Onun benim oyunculuğumda eleştirdiği konu mesela, 'Elini nereye koyacağını bilememişsin' diyor."
SEMA ŞİMŞEK HAKKI: BURAK’IN AYAK BİLEKLERİNE BAYILIYORUM
Yüksel Aytuğ’un, “Burak Hakkı'nın en çok aşil tendonunu beğeniyormuşsunuz, doğru mu bu?” sorusunu oyuncu, “Evet, biraz tuhaf ama öyle. Burak’ın ayak bileklerine bayılıyorum. Ayak bileğinin arkasındaki o ince görüntünün adı aşil tendonu zaten. Komik olduğunu biliyorum ama öyle, ne yapayım?"
SEMA ŞİMŞEK HAKKI: ANNEM HAYATINI ÜÇ ÇOCUĞUNA ADADI
“Mimar Sinan Üniversitesi'ni kazanmış ama ekonomik durumunuz elvermediği için gidememişsiniz. Doğru mu bu? sorusunu güzel oyuncu, “Evet bir anlamda öyle, babam vefat ettiğinde 9 yaşındaydım, anneme bağlanan maaşla geçiniyorduk. Annem hiç evlenmedi, hayatını üç çocuğuna adadı. Çok büyük bir fedakârlık ve
özveri bu. Ailemin geçimine katkıda bulunmak isterken adeta kader beni sürükledi ve model oldum. Modellik başlayınca, yarışmaya katıldım” diye yanıtladı.
DİDEM TASLAN: İŞİN İÇİNE SEVGİ GİRİNCE DEĞER YARGILARI DEĞİŞİYOR
“Gamze, Bulut'un 'siparişiyle' Memati'nin yanına yerleştirilen ve aslında modellik yapan uçarı bir kadındı. Peki, bu kadın nasıl oldu da Memati gibi tutucu birinin gönlünü çelebildi?” sorusunu oyuncu, “İşin içine sevgi girince birtakım düşünceler, yargılar ve prensipler değişiyor. Demek ki Memati’nin bu maço karakterine hitap edecek ya da dengeleyecek bir yapı sergiledim ki onu etkiledim. O da 'Tamam, benim kadınım bu' dedi. Sevgi böyle bir şey” diye yanıt verdi.
DİDEM TASLAN: “GAMZE YENGE NE İŞİN VAR BURADA?” DİYORLAR
Yüksel Aytuğ’un “Siz de 'milli yenge' olmanın nimetlerinden yararlandınız mı gerçek hayatta?” sorusuna Taslan, “Evet, şapka da taksam, gözlük de taksam yolun ortasında elimdeki poşetlere sarılan insanlar oluyor. 'Memati abim hesap sorar' korkusuyla, 'Gamze yenge senin ne işin var burada?' diye hesap soranlar oluyor. Bu bambaşka bir şey ve mutluluk verici” diye yanıt verdi.
DİDEM TASLAN: MEMATİ HER ROLÜN HAKKINI VERİYOR
Yüksel Aytuğ’un, “Gürkan Uygun gibi bir oyuncuyla sette partner olmak nasıl bir duyguydu? Ürkmüyor muydunuz biraz?” sorusunu Taslan, “Ürkmüyorum, bir kere çok güzel oynuyor, her rolün hakkını veriyor. Ne yazarlarsa onu yaşıyor. Mesela eroin kullanıp krize girdiği sahneden çok etkilendim, uzun süre ağladım. Onun oyunculuğundan etkileniyorum ve oyun alıyorum. Öyle bir oyuncudan çok şey alacağımı düşünüyorum. Dizideki tüm oyuncular çok başarılı. Hepsinden bir şey öğreniyorum" diye yanıtladı.
DİDEM TASLAN: YEDEĞİ OLMAYAN TEK DİZİYİZ
“Memati de ölecek diyorlar. Doğru mu?” sorusunu güzel oyuncu, “Bilmiyorum, bunu bilmemize olanak yok, çünkü biz yedeği olmayan tek diziyiz. Önceden çekip, stoklanan bir bölüm yok. Ucu ucuna oluyor bölümlerimiz. Çarşamba montajı tamamlanır ve son anda yayına verilir. Buna rağmen yetişmeyecek diye hiç endişe etmiyoruz, çok profesyonel bir ekip var. Çalışma tempomuz yoğun ama planlı” diye yanıtladı.
0 yorum:
Yorum Gönder