28 Nisan 2009 Salı
zaman:
15:08
|
Aylardır her kafadan bir ses çıkıyor. Ergenekon'un 1 numarası kim? diye?
Aylardır her kafadan bir ses çıkıyor.
Ergenekon’un 1 numarası kim? diye…
Oysa; 2003 yılında hayatımıza bir dizi girdi.
‘Kurtlar Vadisi’
Türkiye’de ne konuşuluyorsa, Kurtlar Vadisi senaristleri bundan beslendi. Kurtlar Vadisi ‘gerçek soslu’ bir hayal dünyasının anlatımına dönüştü iyice. 2001 krizinde rahmetli başbakan Bülent Ecevit’e atılan yazar kasa, Kurtlar Vadisi’nde gerçek görüntülerle yerini aldı.
‘Bu dizi bir hayal ürünüdür’ dense de, ‘vadi fanatikleri’ hiç de hayal gibi bakmadılar bu işe.
‘Vadi’, uzun bir süre mafyayı anlattı.
Ali estetik oldu, Polat Alemdar’a dönüştü.
Gerçekte dizinin yapımcısı Raci Şaşmaz, yerini kardeşi Necati Şaşmaz’a bıraktı.
Yani Ali artık Polat’tı.
‘Komplo Teorisi’ filminde bir taksi şoförünün dünyayı kurtaran adama dönüştüğü gibi, Polat Alemdar’da, ‘decoder’ görevini üstlendi.
Yani ‘Şifre Kırıcı’…
‘Kurşun işlemez’ Polat Alemdar’la birlikte, Türk milleti, derin devleti, mafyayı, komployu çözmeye çalıştı.
…Ve Türkiye’de artık kimin öleceğine, kimin yaşayacağına Polat Alemdar karar veriyordu.
Çünkü onlarca adamı öldüren ‘süper güç’ mahkemeden elini kolunu sallayarak çıkıyordu.
Hukuk üstüydü, ya da ‘devletin’ asıl sahibiydi(!).
‘Derin devletin’ has adamıydı, belki de 1 numaraydı…
Bilinmeyeni ‘senaryo’ aracılığıyla bilinen kılmak için yapılan hayal ürünü hareketler, gerçek hayatta Türk hukuku ve polisinin karanlık ilişkilerin açığa çıkarılması için çaba harcadığı Ergenekon davasıyla başka bir ‘hal’ aldı.
‘Karanlıklarla mücadele kahramanlığı’ görevini üstlenen devletin savcısı, derin devletin izini süren Zekeriya Öz’de artık diziye aitti.
Ergenekon’un kilit ismi Veli Küçük’de, İskender Büyük olarak karşımıza çıkıyordu, ‘kurtların vadisi’nde…
Beş buçuk yıldır gelinen noktada, Polat Alemdar, derin devletin karanlık yollarında ölüme beraber gittiği en yakın adamlarını kaybetmeye başladı…
Kimi öldü, kimi uyuşturucu kurbanı oldu, kimi ispiyoncu…
Sonuçta, Polat Alemdar ve adamlarının telefonları, evleri dinlemeye alındı, bürolarında arama başlatıldı, nereye gitseler devletin güvenlik elemanları peşlerinde...
Öyle bir duruma geldiler ki, silahlarını naylon torbalara doldurup, çöp bidonlarına atmaya başladılar.
Türkiye’nin yakın tarihini, bugününü ve yarınını anlatan dizide, Polat’ın durumu, akla Ergenekon’u getirdi, Polat’ın kimliğinde de Ergenekon’un 1 numarasını...
Dizide başka ipuçları da vardı, mahkûmlardan alınan ve üzerinde oynanan ifadeler, bazı gazetelere dağıtılan belgeler...
Aklıma sezon finali geldi, belki de, yaz tatiline girerken, Polat sorguya alınacak, sonrasında da hapse düşecek...
Dizi gittikçe ilginç hale geliyor, nereden ne çıkacağı, neyin ne zaman olacağı belli değil.
Aynı Ergenekon Operasyonu gibi…
***
Bu bir mafya fıkrasıdır!
Mafya babası haraçlarını toplaması için yeni bir tetikçi bulur.
Seçtiği adam sağır ve dilsizdir. Çünkü baba, bu tetikçi yakalanırsa polise fazla bir şey anlatması mümkün olamaz, diye düşünüyordur.
Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark eder ve tetikçiyi odasına çağırır.
Bir de işaret dilini bilen tercüman buldurur.
Tercüman işaretle sorar:
- “Para nerede?”
Sağır dilsiz işaretle yanıt verir:
- “Ne parası? Benim paradan maradan haberim yok. Neden bahsettiğinizi anlamıyorum.”
Tercüman tercüme eder:
- “Neden bahsettiğinizi anlamıyormuş.”
Baba 38'liği koltuk altından çekip sağır dilsizin beynine dayatır.
- “Şimdi sor bakalım, para nerede.”
Tercüman işaretle sorar:
- “Para nerede?”
Sağır, kan ter içinde işaretle yanıt verir:
- “Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacın kovuğunda yüz bin dolar var.”
- “Ne söyledi?” der Baba.
Tercüman yanıtlar:
- “Dedi ki, hala neden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz yürek istermiş.”
Gönderen
Admin
Etiketler:
ergenekon,
kurtlar vadisi,
kurtlar vadisi pusu,
polat alemdar
0 yorum:
Yorum Gönder